Konu ‘Yazmak’ Olunca

Konu Yazmak OluncaBen özlüyorum, özledikçe de yazıyorum. İnsan genelde özleyince yazar. Yani en azından ben öyle yapıyorum. İyi geliyor yazmak. Yalnızlığa iyi geliyor. Biraz da olsun unutturuyor. Olduğun yerden uzaklaşıp olmak istediğin diyarlara ücretsiz yolculuk imkanı tanıyor. Bunun için çok bir şey de gerekmiyor üstelik. Bir kalem, silgi bir de defter yetiyor. Hem yoldaşlık da yapıyor, her sıkıntını dinliyor. Sevincini, mutluluğunu paylaşıyor. Arkadaşın, dostun, sırdaşın oluyor. Konu “yazmak” olunca kağıt derya deniz oluyor.

Okumaya devam et “Konu ‘Yazmak’ Olunca”

Yazamıyorum…

YazamıyorumUzun zaman oldu yazmayalı. Ne zaman kağıdı kalemi elime alsam düşünceler düğümleniyor zihnimde. Ne zaman insana dair, hayata, dünyaya dair bir kaç satır karalamaya çalışsam yutkunuyorum. Öfkeleniyorum, üzülüyorum, celalleniyorum, durgunlaşıyorum ama bir türlü kelimeleri sıralayamıyorum.

Eylemler, bombalar, darbe girişimi, ekonomik sıkıntılar, taciz-tecavüz-şiddet vakaları, ölümler, … daha neler neler yaşandı bu sene ülkemizde. 2016 yılı geçmek, bitmek bilmedi. Peki gerçekten de sorun bu senede mi, 2017’de her şey daha da güzel olacak mı dersiniz?

Okumaya devam et “Yazamıyorum…”

Diyaloglar

DiyaloglarYazmak ve Susmak

‘Yazdığım bir hikaye vardı evvelinde.’ dedi. Sustu ve iç geçirdi. Karşısında duran kişi, aslında anlatmak istediklerinin bütünüydü.
‘Ne kadar yazdın. Bitirdin mi?’
‘Tamı tamına altmış sayfa. Hayır bitmedi.’
‘Yani bitmedi. Bir hikaye için uzun değil mi?’
‘Değil. Hikayenin uzunu kısası olmaz.’
‘Pekala! Neden bitirmedin?’
‘Korktum.’
Okumaya devam et “Diyaloglar”

EnginDergi Enginer Dijital Hizmetler | Tüm Hakları Saklıdır. © 2008 - 2024