Yırtılan Sayfalara İthafen

Yırtılan Sayfalara İthafenCancağızlarım sizlerden özür diliyorum

Öncelikle tanrı bütün karaciğerleri kutsasın!

-arkadan ses gelir- (kötü kadın kahkahası)

Sonralıkla alnımda, şakaklarımda, boynumda karla karışık deniz kokulu bir tutam altın rengi saç var

Rüzgar dizlerimin boğumlarını, bileklerimi okşuyor

Dudaklarımıza sıradan bir tebessüm millenmiş durumda

Kadehimiz ise sidiğimsi zehirle doluydu

Öğle vakti çay saati gelmeden evvel şehrin batı kesiminde

İsadan hemen önce ve milattan biraz sonra karşılaşmalı idik seninle

Arzı ve arşı olmayan bir boyut ayrıntısında herhangi bir anın hemen ortasında

Atom olarak çarpışacak, uyum sağlayacak, değişimin parçası olacak ve harikulade patlayacaktık

Birden bire halihazırda hz. Prokofiev çalmaya başlardı kesin o sıra

Cehaletimizi anlatacak bir melodi, yalnızca o çalmalıydı radyolarda ve yine yalnızca o çınlamalıydı duyargalarda

Lotus çiçekleriyle bezenmiş kızıl mı kızıl, kızıl mı kara bir manzara işte karşımızda

İç çekerek uyuduğumuz ve sarsılarak uyandığımız elem dolu çok efsunlu bir rüya artık hatırlayacağımız

Göz bebeklerim kocaman ve kocaman oluyordu senin karaltında

Biliyorsun her zaman hoş gelemez insan

“Bugün yarın ve daima”

Arada sırada hoş gitmeli ya her şeyi barındıran diyara

Hoş geldin, hoş geldin, hoş geldin

Hoş gittin

İyi ki gittin

Ayşe Yılmaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

EnginDergi Enginer Web Hizmetleri | Tüm Hakları Saklıdır. © 2008 - 2024